Sahte Dergiler ve Konferanslar Nasıl Tespit Edilir ?

Sahte dergilerin genel özellikleri;

  • Gönderilen makalelerin ciddi bir editöryal süreçten geçtiğini ve hakem değerlendirmesi yapıldığını iddia etmek,
  • Prestijli bilimsel kuruluşlarla ilişkileri olduğu konusunda yalan söylemek,
  • Var olmayan bir kuruluşla bağlantılı olduğunu iddia etmek,
  • Saygın akademisyenleri izinleri olmadan yayın kurullarına eklemek (ve onları kaldırmayı reddetmek)
  • Dergilerinin yüksek etki faktörüne (journal impact factor) sahip olduğunu iddia etmek,
  • Yazar, dergiye makale gönderme işlemini tamamlayana kadar yazara makale işlem ücretleri hakkında bilgi vermemek,
  • Yanlış bir şekilde prestijli indekslerde dizinlendiğini iddia etmek. (Anderson, 2017)

Ayrıca bu dergilerin web sitelerindeki metinlerde tuhaf bir gramer kullanılması, ünlem işaretlerinin çokça kullanılması, dergi adlarında “uluslararası” sözcüğünün kullanılması, çok geniş kapsamlı konular, son gönderim tarihlerinin belirsiz olması ve isimlerin hatalı yazılması gibi durumlar da sahte dergilerin ortak özellikleri arasında gösterilmektedir (Akça, S. Ve Akbulut M. 2018).

Sahte dergilerin yanı sıra sahte konferanslar konusunda da araştırmacıların dikkat etmesi gereken bazı noktalar vardır. Özellikle aynı düzenleyiciler tarafından aynı anda çok sayıda ve farklı yerlerde konferans düzenleniyorsa, bu farklı konferanslara ait komitelerin (düzenleme/ bilim/ program) tamamında ya da pek çoğunda ilgi alanları olmasa bile aynı kişilerin isimleri yer alıyorsa, bu konferansların çok disiplinli ve/ veya çok dilli olduğu belirtiliyorsa, gönderilen bildiriler, posterler, vd. herhangi bir hakem değerlendirmesinden geçmeden doğrudan ve/ veya (bilimsel bir değerlendirmenin tamamlanmasının mümkün olamayacağı kadar) oldukça kısa sürede kabul ediliyorsa ve en önemlisi konferansta sunum yapmadan/ konferansa katılmadan katılım ücretini ödemek koşuluyla yayın kabul ediliyorsa, o konferansın “sahtelikler” içerdiği konusunda kuşkulanmaya başlayabilirsiniz. Konferans düzenlemenin ne kadar emek yoğun bir süreç olduğu da göz önünde bulundurulursa, aynı kişilerin aynı anda düzenlenen çok sayıda konferansta görev almasının kuşku uyandırması kaçınılmazdır (Şencan, 2017).

Henüz yorum yok

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RANDEVU ALIN

Bu formu bitirebilmek için tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.