Fizik Doçentlik Başvurusunda Başarısız Sayılma İşleminin İptali

Eser inceleme aşamasında başarısız sayılan ve başvurusu iptal edilen kişi tarafından açılan davada Ankara Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesinin 10/11/2021 tarihli ve kesin olarak verdiği kararda kısaca ;

“Adayın dosyasının incelenmesinden başvuru koşulları için gerekli resmi belgelerinin bulunduğunun görüldüğü ve adayın, lisans eğitimini 2001-2006 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi/Fizik Öğretmenliği bölümünde lisansını aldığı Yüksek lisansını 2006-2009 yılları arasında Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü/Ortaöğreıim Fizik Öğretmenliği bölümünde “XXX” konusunda tamamladığı 2009-2016 yıllan arasında ise “Biyomedikal uygulamalarda kullanılan metal nano malzemelerin üretimi, karakterizasyonu vc lazer ile etkileşimlerinin incelenmesi” konulu doktora tez çalışmasını Selçuk Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü/Metalürji ve Malzeme Mühendisliği alanında yaptığının görüldüğü aday 2008-2016 yıllan arasında Selçuk Üniversitesinin değişik birimlerinde “Araştırma Görevlisi” olarak görev yaptığı, adayın bilimsel geçmişi incelendiğinde. SCI kapsamındaki dergilerde yayın sayısının 13 tane olduğu bu çalışmalardan iki tanesinin tez çalışmaları kapsamında yapıldığı adayın bu çalışmalarını 2008-2019 yılları arasında gerçekleştirdiği, adayın ÜAK’ın doçentlik başvuru temel kriteri olan yabancı dil şartını sağladığı adayın Uluslararası bilimsel toplantılardaki proceeding şeklinde basılan elli tane bildirisinin bulunduğu, ulusal hakemli dergilerde 2 yayınının olduğu, İki adet kitap bölüm yazarlığının bulunduğu, iki adet yürütücü, iki adet de araştırmacı olarak görev aldığı dört projesinin olduğunun dosyasından anlaşıldığı adayın dosyasında lisans dersleri verdiği fakat çalıştığı statüden dolayı tez danışmanlığı yapmadığının görüldüğü, Özellikle son yıllarda Fizik Bölümlerine gelen Lisans, Yüksek Lisans ve Doktora öğrencileri sayısının tüm ülke genelinde yaklaşık dört de üç (3/4) düştüğü bir dönemde Profesör ve Doçentler bile çalıştıracak YL/doktora öğrencisi bulamamaktadır. Dolayısıyla bu durum adayın yetersizliğinden kaynaklanmadığı. adayın çalışmalarının genelde değişik ince film malzemelerin üretilmesi ve onların karekterizasyonu konusunda olduğu malzemelerin genelde CuO, CdO, NiO metal oksit türü elektriksel özelliklen de oldukça farklı olduğu bu malzemelerin özellikleri, içerisine yerleştirilen katkı atomlarıyla da oldukça değiştiği, ayrıca son zamanlarda, bu tür metal oksit yapılar veya metallerin (Cu, Zn, Nit Co, İn) iletkenliği ve dielcktrik sabitleri düşük olan ve suda ya da alkolde kolay çözülen polymerler içerisine uygun oranlarda (%M0) katkılanarak onların iletkenliği ve dielektrik değerleri artırabildiği dolayısıyla metal ile yarıiletken arasına, bu çözeltilerin farklı büyütme teknikleri ile ince bir film şeklinde büyütülerek klasik metal- oxsit/yal itan-yarı i Jetken (MÜS/MIS) yerine metal-polimer/organik-yarıiletken (MPS/MOY) tipi diyot veya kapasitor gibi elektronik aygıtlar hazırlandığı, bu metal veya metal-oksit katkılı organik filmler geleneksel S1O2, SnCh gibi yalıtkanlara göre çok ucuz, esnek, yüksek sıcaklık veya eneıji tükenimi gerektirmeyen basit yöntemlerle (sol-jel, spin-kaplama, elektro- spining) yöntemlerle büyütülebildiği üstelik bunların aygıtın performansını da oldukça artırmakta olduğu yine son yıllarda yapılan bilimsel makaleler veya çalışmalarla da kanıtlandığı adayın çalışmalarında, bu malzemelerin yapısal, optiksel ve morfolojik özelliklerini, filmler üretilirken başlangıç kimyasallarındaki değişimin bu özelikte meydana getirdiği değişimi incelemeyi amaçladığı, yukarıdaki açıklamalar ışığında, adayın son yıllarda yaptığı çalışmalarının doktora çalışmasından oldukça farklı konuları kapsamakta olduğunun rahatlıkla görüldüğü Üstelik bu çalışmaların üç tanesinin tek isimli olduğu çok isimli olan diğer çalışmaların üçünde ise ilk isim olarak yer aldığı adayın çalışmalarına diğer araştırmacılar tarafından atıf yapıldığının dosyasından görüldüğü sonuç olarak adayın yaptığı bilimsel çalışmalarının niteliği ve niceliğî açısından doçentlik eser değerlendirme asgari kriterlerini fazlasıyla sağladığı görüşündeyiz ve “Doçent Ünvanını almaya hak kazandığı” şeklinde görüş ve kanaatlere yer verildiği, ancak söz konusu bilirkişi raporunda davacının hangi eserinin özgün olduğunun belirtilmesi ve bilirkişiler tarafından bazı bölümlerinin hükme esas alınabilecek nitelikte bulunmaması nedeniyle Mahkememizin 07.01.2021 tarihli ara kararı ile bilirkişilerden; ”davalı idare tarafından bilirkişi raporunda yer alan değerlendirmelere yönelik olarak yapılan itirazları karşılayan raporun tanzim edilmesinin istenilmesine ” karar verilmesi üzerine, anılan ara kararı gereğince hazırlanıp, dava dosyasına ibraz edilen

15.02.2021 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle” Adından da anlaşıldığı gibi “Araştırma Görevlisi” XX’nun “Lisansüstü” düzeyde (YL/Doktora) ders vermediği ve YL/Doktora danışmanlığının olmadığı ancak; Türkiye’deki tüm üniversiteleride FİZİK ve Mühendislik gibi temel bilimlerde Araştırma Görevlilerine ne Lisansüstü dersler ne de YL/Doktora danışmanlıkları verildiği yardımcı Doçentlere (Dr. Öğretim Üyeleri) bile belirli bir sayı üzerinde yayın yapmamış kişilere nadiren Lisansüstü ve YL tez danışmanlıkları verildiği üstelik bunun adayın bir kusuru olmadığı çünkü yaklaşık son 10 yıldır, taşra ile bazı merkezi Üniversitelerin FİZİK Bölümlerine yeterince öğrencinin gelmemesi (10’ dan az) üzerine çoğunun kapatıldığı dolayısıyla, hem YL ve Doktora öğrencisinin bulunmaması ve Bölüm Yetkilileri ile Enstitülerin değil ki Araştırma Görevlisi ve Dr. Öğretim Üyelerine, çoğu yerde Doçent ve Profesörlere bile verilecek lisansüstü dersi ve YL/Doktora tez danışmanlıklarının zaten verilemediği, adayın Eser ve Çalışmalarının Doç. Başvurusunda Bulunduğu Bilim Alanına mı Yoksa Doktora Yaptığı Bilim Alanına mı Uygun Olduğu yönünden yapılan incelemede, XX’nun dosyasından da görüldüğü gibi, kendisinin Başvuru inceleme durumuna, “Üniversitelerarası Kurul” tarafından “Başvuru şartları sağlanmış” denilmektedir. Adayın çalışmaları, Temel alan (2 Fen Bilimleri ve matematik Temel Alanı), Doçentlik Birimi (Mühendislik ve Fen Bilimleri -2) ve Anahtar kelimeler (20210 Malzeme Fiziği, 20215 Nano teknoloji ve 20226 Yarıiletkenler) ile uyumlu olduğu adayın doktora sonrası ya da son yıllarda yaptığı çalışmaların genelde değişik ince metal-oksit (CuO, CdO, NiO, TiO2) filmlerin üretilmesi, sentezlenmesi ve yapısal ile optik özelliklerinin incelenmesi ve hem birbirleri ile hem de mevcut literatür ile karşılaştırılarak geliştirilmesi üzerine olduğu, oysa doktorasının ise sadece “ Biyomedikal uygulamalarda kullanılan metal nano-malzemelerin üretimi, karakterizasyonu ve lazer ile etkileşimlerinin incelenmesi” üzerinedir. Diyot, kapasitör ve güneş pili gibi yarıiletken aygıtlarda metal ile yarıiletken arasına, son zamanlarda performansın artırılması amacıyla klasik yalıtkanlar ince filmler (SiO2, SnO2) yerine metal-oksit veya metal-oksit katkılı polimer/organik ince filmler farklı tekniklerle büyütülüp arayüzey tabaka olarak kullanılmıştır. Bu ince ara-yüzey tabaka, metal ile yarı iletkeni birbirinden izole eder, onlar arasındaki yük geçişlerini düzenler ve istenmeyen çok sayıdaki ara-yüzey-durumunu/tuzaklarını pasifize ederek performansı artıracağı bu nedenle adayın bu çalışmaları doktora çalışmasından farklı konuları kapsamadığı, sonuç olarak, adayın İngilizcede 86.2505 (YÖKDİL) puana sahip olduğu ve yeterince eğitim-öğretim tecrübesi kazanıp tek başına bir problemi ortaya koyma ve çözme kabiliyetine sahip olduğu dosyasından anlaşıldığı, ayrıca, adayın yaptığı bilimsel çalışmalarının hem bilimsel açıdan hem de özgünlük açısından yeterli olduğu ve dolayısıyla doçentlik eser değerlendirme asgari koşullarını fazlasıyla sağladığı görüşün oldukları bu ve yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı adayın “Doçent” unvanını almaya hak kazandığı konusunda hemfikir oldukları yönünde” şeklinde görüş ve kanaatlere yer verildiği, söz konusu bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği, davalı idare tarafından bilirkişi raporuna yazılı olarak yapılan itirazın raporu sakatlayıcı nitelikte olmadığının görüldüğü, bu nedenle bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelikte olduğunun değerlendirildiği” görülmüştür.

Bu kapsamda davacının doçentlik dosyasının incelemek üzere doçentlik jüri üyeleri oluşturulduğu, davacı hakkında 3 (üç) jüri üyesi olumsuz kanaat bildirmesi üzerine Doçentlik Yönetmeliğinin 6. maddesi 5. fıkrası uyarınca davacının Üniversitelerarası Kurul Yönetim Kurulunun 23.10.2019 tarihli toplantısında alınan karar ile başarısız ilan edildiği işlem kesin olarak iptal edilmiş ve aday başarılı sayılmıştır.

Henüz yorum yok

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

RANDEVU ALIN

Bu formu bitirebilmek için tarayıcınızda JavaScript'i etkinleştirin.